30 Ağustos Zafer Bayramının 92. yıldönümünü kutlamanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz.
Bu büyük zafer; zulme, hıyanete, eziyete ve sömürgeci heveslere karşı büyük bir darbe ve eşsiz bir kahramanlıktır.
Milletimiz; vatanına, bayrağına ve özgürlüğüne göz dikenlere bu zaferle unutulmaz bir ders vermiştir. 30 Ağustos, dillere destan istiklal mücadelemizin dünyaya emsal bir zaferle taçlandığı gündür. Bu eşsiz zaferin ardında, yokluk ve imkânsızlıklar içinde bulunan aziz milletimizin bağımsızlık aşkı, kahraman ordumuzun şecaat ve fedakârlığı vardır. Nitekim sayıca üstün ordular karşısında kazanılan Meydan Muharebesi, bu hakikatin en çarpıcı tezahürü olmuştur.
Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak da adlandırılan zaferle, sadece düşman mağlup edilmemiş, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti´nin temelleri de atılmıştır.
Ecdadımızın bize emanet bıraktığı vatan toprağı üzerinde kurulan devletimizin gücü ve büyüklüğü, çevremizde yaşanan olaylar karşısında bir kere daha görülmektedir. Bizlere düşen görev, kurtarıcı ve kurucu kuşakların bize emanet ettikleri vatanı ve devleti güvenli ve güçlü bir şekilde bizden sonraki nesillere devretmektir.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm halkımızın 30 Ağustos Zafer Bayramını kutluyor, bu topraklarda hür ve kendi bayrağımız altında yaşamamızı kanları ve canları pahasına sağlayan başta Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi bir kere daha rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.