Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar, Rusya’nın uçağının düşürülmesi sonrasında yaşanan krizi Siyaset Bilimci kimliği ile değerlendirdi. Attar, Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa ile birlikte A Haber’de yayınlanan, moderatörlüğünü Murat Gener’in yaptığı “Toplumsal Hafıza” programına canlı yayın konuğu oldu.
Programda önemli tespitler yapan ve yanlış bilinen pek çok algıyı değiştiren GRÜ Rektörü, Osmanlı'nın yıkımından sonra, Selanik'ten sonra en kalabalık Türk nüfusunun yaşadığı yerin Halep olduğunu belirtti. Attar,şunları söyledi: “ Suriye'nin ikinci en kalabalık etnik kimliği Kürt nüfusu değil, Türk nüfustur. Oysa bugün dünya teşkilatlarına ve devletlerine baktığınız zaman Suriye'de en fazla konuşulan Esad zulmünden, Esad rejiminden en fazla etkilenen etnik kimliğin Kürt etnik kimliği olduğu söylenir. Biz hiçbir etnik kimliğin zarar görmesini istemeyiz ama ortada bir gerçek var ki bölgenin en kalabalık ikinci etnik kimliği konumunda olan Türkmenleri orada görmezden gelmek doğru değil.” Dedi. Aygün Attar, 'Rusya'ya ait uçak düşürüldüğü zaman Sayın Cumhurbaşkanımızın bir ifadesinde angajman kuralları gereğince uçak düşürüldü denilmişti. Angajman kuralları dediğimiz şey çatışma kurallarıdır. Türkiye, bu coğrafyada F-16'sı düşürüldükten sonra devlet olarak coğrafyanın jeopolitik konumu ve sıcaklığını göz önünde bulundurarak Türkiye haklı bir şekilde çatışma kuralları diye bir kural getirdi ve bu kuralı dünyaya deklare etti. Bütün dünya duysun dedi ve duyurdu, bütün dünya da ben bundan haberdarım dedi. Rusya'da bundan haberdar olduğunu söyledi ve bölgede bu kurallar doğrultusunda hareket edeceğine dair Türkiye ile askeri ve stratejik iş birliği yaptı.'
'Rus uçaklarının orada ne işi vardı? Diye soran Attar, “ Türkiye Rusya'ya diyor ki 'Sen bir taraftan benim sınırım olan bir bölgede, milli sahamı ve hava sahamı ihlal ediyorsun öbür taraftan da diyorsun ki 'Benim uçağım düşürüldü'. Tersten söyleyeyim diyor ki 'Amerika'nın İncirlikHava Üstü'nde mevcut olan askeri birlikleri benimle askeri ve diplomatik iş birliği içerisinde hareket ediyor. Senin de burada bulunduğun zaman benimle askeri iş birliği içersinde hareket edeceğine dair taahhütlerde bulundun ve protokoller imzaladın, ama sen bunu hem yapmıyorum diyorsun hem de ben peki 'neden vuruldum?', vurulduğunu ilan ettiğim, deklare ettiğim zaman ortalığı velveleye veriyorsun.'ifadelerini kullandı.
Attar, “angajman kurallarına göre, Rus uçağının düşürülmesi sonrasındaki süreçte Türkiye, Rusya karşısında büyük bir nezaket ve sabır tavrı sergilemiştir. Suriye’de Daeş’i bahane eden Rusya, Türkmenleri hedef almış ve vurmuştur. Vurmaya da devam ediyor” diye konuştu