İşin özeti şudur: 24 milyona yakın seçmenin oyunu almış ülkenin Başbakanına ve Bakanlar Kurulu’na bir merkezden yönetilen bir ekip tarafından siyasi bir darbe yapılmış, 64.Hükümetin görevi sona erdirilmiştir.
Bunu ben değil, bizzat devrik Başbakan Davutoğlu, ‘kendi isteğimle değil, görevi bırakmak zorunlu kaldım’ ve diğer benzer cümleleriyle söylemektedir.
Dolayısıyla şimdi kurulan hükümet de 65. filan değil, bir darbe hükümetidir.
Eski hükümeti deviren o ekip, şimdi bütün yönetim makam ve mevkilerini paylaşıyorlar.
Bu ekibin önemli aktörlerinden birisi olan Sayın Nurettin Canikli’ye de Başbakan Yardımcılığı tevcih edilmiştir.
Normal yollardan olmasa bile kendisini kutluyorum, hayırlı ve de uğurlu olsun diyorum.
Siyasetin tepe noktalarında bir Giresun milletvekilinin olması, başkasının olmasından iyidir.
Küçümsemiyorum, önemli bir görev tabi.
Ama bunun öyle abartılacak, zil takıp oynayacak, düğün bayram edilecek bir tarafı yok.
Hele kendisine sanki sihirli değnek verilmiş de ilimizin bütün sorunlarını halledecek gibi bir beklenti algısı yaratılması, hiç hoş değil.
Sadece sevinilecek bir şey bu, o kadar…
Kaldı ki ben Canikli’nin ve ‘yakınlarının’ çok sevindiğini de sanmıyorum.
O Bakan olmayı isterdi. Bunun için çok uğraştığına da, olağanüstü çaba gösterdiğine de eminim.
Özellikle ‘akçe’ ilgi ve bilgi alanı olduğu için Maliye, Ekonomi gibi bakanlıkları mutlaka istemiştir.
Çünkü Başbakan yardımcılığı sadece bir temsil makamıdır. Kudret, güç, para, ödenek, yatırım, istihdam, sınırsız karar ve yetki kullanımı bakanlıklardadır.
Bakanlık hizmet ve icra makamıdır.
Canikli şu anda ricacıdır.
Giresun’a yapılacak hizmetler için Bakanlara sadece rica edebilir.
Onu da iline ayrıcalık sağlıyor diye yapamaz.
İnşallah yanılırız…
Sayın Canikli’nin ilimize neler yapacağını ve neler yapamayacağını bekleyip göreceğiz.
Ama şimdiye kadar yaptıklarını yapmasın yeter.
En büyük hizmet de bu olur.
Hükümete gelince…
Sarayın onayladığı hükümetin tek hedefi laik-demokratik cumhuriyeti, parlementer demokrasinin bütün kurallarını, kurumlarını yani şimdiki düzeni ortadan kaldırmak ve ülkemizi Cumhurbaşkanının başkanlığında bir yönetime taşımaktır.
Bu da öyle Anayasa falan değişikliği ile mümkün olamayacağı, uzun süreceği için seçim seçeneği düşünülecek, seçimle oluşturulacak sayısal bir güç yaratılmak istenecektir.
Yani bu hükümet, bir ara dönem hükümetidir.
Çok ilginç bir tesadüftür…
Nurettin Canikli Başbakan Yardımcılığı görevine getirilen ikinci Giresun Milletvekilidir.
1973 yılında bu göreve getirilen Nizamettin Erkmen de, 1971 askeri muhtırasından sonra kurulan Naim Talu’nun 11 aylık geçici hükümetin de Başbakan Yardımcılığı yapmıştı.
Artık iki darbe ürünü olan, ara dönemde görev yapan iki Başbakan Yardımcımız var!..
Canikli ve arkadaşlarını tarihin değerlendirmesine, yargılayıcılığına, sorguculuğuna bırakıyoruz.