MİLLETEKİLİ BEKTAŞOĞLU, TBMM’DE, SAĞLIK BAKANLIĞI BÜTÇESİ ÜZERİNDE CHP ADINA YAPTIĞI KONUŞMADA “SAĞLIK KAMUSAL HİZMET OLMAKTAN ÇIKTI. SİSTEMİNİN ODAĞINDA İNSAN DEĞİL, RANT VAR” DEDİ
BEKTAŞOĞLU’DAN ‘PARAYA GÖRE SAĞLIK’ ELEŞİTİSİ
TBMM Genel Kurulunda CHP’nin Sağlık Bakanlığı bütçesi üzerinde görüşlerini açıklayan Giresun Milletvekili Bülent Bektaşoğlu, Bakanların ‘sağlıkta reform yaptık’ söylemlerinin gerçeği yansıtmadığın belirterek“Türkiye sağlıkta sınıfta kalmış bir ülkedir” dedi.
“SAĞLIKSIZ BİR SAĞLIK POLİTİKASI VAR”
AKP’nin savunma ve güvenlik harcamalarına sağlıktan daha fazla pay ayırırken, sağlık hizmetleri ve ilaçta tasarruf yapılmasını eleştiren Bektaşoğlu, “ülkemizin sağlık sisteminin odak noktasında ne yazık ki insan değil, rant vardır. Sağlık bir kamu hizmeti olmaktan maalesef çıkmıştır. Sağlıksız bir sağlık politikası vardır, yurttaşlarımız paralarına göre, ekonomik durumlarına göre sağlık hizmeti alabilmektedir” diye konuştu.
Sağlık hizmetleri alanlarını güçlendirerek halkın sağlığını koruyan, geliştiren politikalar uygulayan ülkelerin demokrasi ve insan hakları açısından da güçlü olacağını ifade eden Bektaşoğlu, şunları söyledi: “Tıpkı eğitim, sosyal güvenlik gibi sağlık hizmetleri de parasız olmalıdır; sosyal devlet olmanın gereği de budur. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz bunu savunuyoruz, savunmaya da devam edeceğiz. Teşhis ve tedavi hizmetlerinde uluslararası tekellerin medikal araç gereçleri ve ilaçları üzerinden kurdukları rant düzenini yıkacağız. Sağlığın bütün alanlarındaki taşeronlaşma sistemini ortadan kaldıracağız. Bu, bizim önemli hedeflerimizden bir tanesi.
“AİLE HEKİMLİĞİ, KORUYUCU SAĞLIK HİZMETLERİ GÜÇLENDİRİLMELİ, İLAÇTAN TASARRUF OLMAZ”
CHP Milletvekili Bektaşoğlu, hükümetin sadece sağlık hizmeti değil, koruyucu sağlık politikalarıyla halkın hasta olmamalarını da sağlama görevi olduğunu söyledi ve bunun için aile hekimliği sisteminin ve tıp fakültesi hastanesi hizmetlerinin kalitesinin yükseltilerek yaygınlaştırılmasını ve hizmetlerin kırsal alanda da sunulmasını istedi. Giresun’da yoğun bakım hastalarının 4-5 saat uzaklıktaki başka illere sevk edilmesini ‘skandal’ olarak nitelendiren Bektaşoğlu,
Konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sağlık harcamalarının azaltılması noktasında ilk akla gelen ise maalesef ilaç fiyatları olmaktadır. Geçtiğimiz yıllarda ilaç maliyetlerini azaltmak amacıyla bedeli geri ödenecek ilaçlar listesinin belirlenmesi, global bütçeye uygulanmasıyla ilaç fiyatlarının düşürülmesi, kamu kurum iskontolarının artırılması, ilaç katılım paylarının yükseltilmesi ve nihayet buna bağlı olarak reçeteye üç kutudan fazla ilaç yazılması durumunda ilave ücret alınması gibi yöntemlere maalesef başvurulmuştur. Bunlar halkımızda ciddi bir kaygı uyandırmaktadır sağlığa erişim açısından. İlaç harcamalarını kontrol altında tutma amacıyla katılım paylarını sürekli artırarak ve çeşitlendirerek vatandaşın cepten yapacağı ödemelerin artırılması, kamusal sağlık hizmetlerine ulaşmada en büyük engellerden biri hâline gelmiştir: İlaç sanayini koruyan bir sistem var”