ÖNEMLİ İDDİA: “HÜKÜMET SINIRDAN FINDIK GİRİŞİNE İZİN VEREREK BAZI FİRMALARIN İHTİYACINI KARŞILAMASINA ARACI OLDU”
CHP Giresun Milletvekili Bülent Bektaşoğlu, hükümetin bazı ürünler için 11 ay süreyle serbest bıraktığı sınır ithalatının fındık fiyatlarında manipülasyona yol açtığını iddia etti.
Bu süre içinde Gürcistan ve İran üzerinden Türkiye’ye fındık yüklü miktarda fındık sokulduğunu ifade eden CHP milletvekili Bektaşoğlu, konuyu önergeyle TBMM’ye taşıdı.
Konuya ilişkin Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi’ye sorular yönelten Bektaşoğlu, kararın ‘haksız rekabeti önlemek, yerli üretimi korumak için’ iptal edildiğini hatırlatarak “bu sürede yerli üretime zarar verdiğinizi, haksız rekabet oluşturduğunuzu ve bu ürünlerin fiyatlarının düşmesine yol açtığınızı düşünmekte misiniz?” dedi.
Bektaşoğlu önergesinin gerekçesinde “bu 11 aylık süre içinde sınırlarımızdan yüksek miktarda yabancı menşeli fındık girişi yapılmış, bazı firmalar fındıkta arz talep dengesini bozmak ve piyasa fiyatlarını maniple etmek için bu fındıkları kullanmış, bazı firmalar ise fındık ihtiyacını karşılamış ve bunun sonucunda arz-talep dengesi bozularak adeta manipülasyon oluşturularak fiyatların düşürülmesi sağlanmıştır.
Diğer faktörler de etkili olunca fındık fiyatlarında 5 TL kadar bir düşüş yaşanmıştır” dedi.
“NE KADAR FINDIK GİRDİ, NEREDE KULLANILDI”
“Neden bu kararı aldınız, neden iptal ettiniz” diyen Bektaşoğlu, Bakan Tüfenkçi’ye şu soruları yöneltti: “Bakanlar Kurulu kararının uygulanmaya başlanmasından sonra bir kayıt tutulmuş mudur. Örneğin 11 ay içinde ne kadar fındık girişi yapılmıştır. Fındıklar ne amaçla, hangi kişi ya da kuruluşlar tarafından sınır ithalatıyla Türkiye’ye sokulmuştur, ihraç mı edilmiştir yoksa iç tüketimde mi kullanılmıştır? Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından açıklanan rekolteyle sezon ihracat rakamları arasında 150 bin ton fark oluşması, bu miktarda bir fındığın sınır kapılarından girdiği şeklinde bir düşünce oluşturmuştur. Sizce bu fark nereden doğmuştur?
Kararınızla kararınızı iptal ettiğiniz süre içinde bu ürünlerin üreticilerinin ve ülkemizin uğradığı zararın boyutu nedir?”