Suudi Arabistan ve İran’dan sonra Anıtkabir’i ziyaret etmeyen ülkelere Yunanistan da eklendi.
Başbakan Çipras demiş ki “Ben Pontus’u yıkan adamı ziyaret edip önünde saygı duruşunda bulunamam!”…
Bu ne terbiyesizlik, densizlik, hadsizlik!..
Böyle adamları bu ülkeye kim sokuyor.
Programına kim onay veriyor?
Böyle görüşler taşıyan birisine neden tepki gösterilmiyor da sanki o görüşlere katılınıyor muş gibi baş üstünde tutuluyor, anlı şanlı törenlerle karşılanıyor?
Ya Çipras’ın Heybeliada Ruhban okulu üzerinden Lozan hukukunu çiğneme taleplerine olumlu yaklaşılmasına, tavizkar davranılmasına ne demeli?
Hadi bunları geçtik, Yunanistan’ın Ege denizinde işgal ederek, bayrak diktiği, üs kurduğu Türkiye’ye ait 18 ada, bir kayalığımızın geri alınması için neden bir şey yapılmıyor?
Çipras’tan korkuyor muyuz, hazır bulmuşken bu konu neden gündeme getirilmedi, anlayan varsa beri gelsin.
Aynı günlerde Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Osmanlı Devleti’ni ‘katliam yapan devlet’ olarak nitelendirdi ve 24 Nisan’ı Ermeni soykırımı günü ilan etti.
Tarihimizle, bu topraklarda yaşanan acılarla suçlandık, yargılandık, mahkum edildik.
Hem Pontus, hem Ermeni soykırımcısı olduk.
Kimse bunlara itiraz etmedi. Ülke yöneticilerimiz, ana, yavru, yancı muhalefet, tarihçiler, akademisyenler, STK’lar, halkımız sustu.
Kimse bu iki ülkeye ‘geçmişine bak ve utan’ demedi.
Yani atalarımızın, dedelerimizin ulusumuzun kurucularının katil olduğunu kabul ettik.
Bu kadar mı yerlerde sürünen onursuz bir devlet olduk, yazıklar olsun!..