Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Türk Delegasyonu Başkanı ve Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, KEİPA Azerbaycan Delegasyonu Başkanı Eldar Guliyev’e gönderdiği mektubunda Türkiye’nin, Azerbaycan’ın yanında olduğunu ve yanında olmaya devam edeceğini belirterek, “Kardeşlerimizin Azerbaycan bayrağını Karabağ’da dalgalandırmasını görmek en büyük dileğimizdir” dedi.
Öztürk, Ermenistan’ın, 30 yıla yakın Azerbaycan topraklarında yaptığı zulüm ve soykırımın halen hafızalarda olduğunu anımsattığı mektubunda “Daha önce çok defa örneğini gördüğümüz menfur saldırılar, Ermenistan’ın hukuk tanımaz ve saldırgan tavrının en açık tezahürü olarak ortaya çıkmıştır” tespitinde bulundu.
Azerbaycan’ın, her zamanki halinden daha güçlü olduğunun iyi bilinmesi gerektiğini vurgulayan Öztürk, Azerbaycan’ın, sahip olduğu güçlü liderlik, askeri donanımı ve teknolojik üstünlüğün, en büyük avantajları arasında yer aldığını işaret etti.
Azerbaycan halkının özgür iradesi ve işgal altındaki topraklarının kurtarılması arzusunun, her zamanki gibi diri ve canlı olduğunu belirten Öztürk, gelinen noktada Azerbaycan Ordusu’nun, uluslararası hukuktan doğan meşru müdafaa hakkını kullanarak, halkını korumak ve toprak bütünlüğünü tesis etmek için büyük bir başarıyla karşı harekat icra ettiğini ifade etti.
Öztürk, bugüne kadar başta Cebrail şehri olmak üzere 22 yerleşim yerinin işgalden kurtarılmasını, bu arzu ve iradenin açık bir yansıması olarak değerlendirdiğini dile getirdi.
“AZERBAYCAN’LA TEK YÜREK OLDUĞUMUZU GÖSTERDİK”
Temmuz ayında Azerbaycan’ın Tovuz bölgesine düzenlenen Ermeni saldırılarından sonra olduğu gibi bu süreçte de TBMM’de Grubu bulunan 4 siyasi partinin (AK Parti, CHP, MHP ve İYİ Parti) tek vücut olduğunu ve 28 Eylül’de ortak bir bildiri yayımladığını anımsatan Öztürk, Meclisin, bu bildiriyle, Ermenistan silahlı kuvvetlerinin 28 Eylül’de Yukarı Karabağ’da ateşkesi ve uluslararası hukuku ihlal ederek, ağır silahlarla Azerbaycan sivil yerleşim yerlerini ve askerlerini hedef alan saldırılarını en güçlü şekilde kınadığını belirtti.
Gazi Meclisin, uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde halkını korumak ve toprak bütünlüğünü tesis etmek amacıyla Azerbaycan’ın gerçekleştirdiği vatan savunmasını desteklediğini kaydeden Öztürk, “Böylece ‘iki devlet tek millet’ olduğumuz Azerbaycan’la aynı zamanda tek yürek olduğumuzu bir kez daha gösterdik.” mesajını verdi.
“İNSANLIK ADINA UTANÇ VERİCİ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “(Artık hesap vakti geldi) diyen Azerbaycan, ister istemez kendi göbeğini kendisi kesmek zorunda kalmıştır.” sözünü hatırlatan Öztürk, Ermenistan’ın kasıtlı olarak Azerbaycan’da sivillerin yaşadığı yerlere saldırdığına ilişkin haberlerin, insanlık adına utanç verici olduğunu vurguladı.
Öztürk, 1992’de Hocalı’da 83’ü çocuk olmak üzere 613 sivilin acımasızca katledilmesinin faili olan terör devleti Ermenistan’ın, son bir haftadır başta Azerbaycan’ın ikinci büyük şehri olan Gence olmak üzere Abşeron, Mingeçevir, Beylegan, Berde, Terter şehirlerine 300 kilometre menzile sahip balistik füzelerle saldırdığına dikkati çekti.
Saldırılarda 20’den fazla sivilin hayatını kaybettiğini, onlarca da yaralının olduğunu büyük bir üzüntüyle öğrendiklerini dile getiren Öztürk, Ermenistan’ın, Karabağ’da yaşadığı büyük hezimeti, Azerbaycan topraklarına füzeyle saldırarak, masumları katlederek saklayabileceğini sandığını belirtti.
“PAHA BİÇİLEMEZ DEĞERDE”
Bu saldırıların, Ermenistan’ın içine düştüğü çaresizliğin ve yasa dışı işgalini sürdürmek için insanlık suçu işlemekten geri kalmayacağının göstergesi olduğuna işaret eden Öztürk, şunları kaydetti:
“Ermenistan bölgedeki barış ve istikrarın önündeki en büyük engeldir. Ermenistan şunu çok iyi bilmelidir; Azerbaycan bizim yalnızca ortak tarih ve kültür, din ve dil birliğimizin olduğu bir devlet değildir, Azerbaycan bizim için uğruna büyük bedeller ödediğimiz Anadolu gibi aziz bir vatan coğrafyasıdır. Türkiye, Azerbaycan ne zaman ve nasıl istiyorsa o şekilde Azerbaycan’ın yanındadır ve yanında olmaya devam edecektir. Azerbaycan denince halkımızın gösterdiği hassasiyet ve sahip olduğu şuur paha biçilmez değerdedir. Bunu bir hamaset olarak değil, bu gerçeği tespit etmek için ifade ediyorum. 1918’de Kafkas İslam Ordusu’nun işgal altındaki Azerbaycan topraklarını nasıl muazzam bir başarıyla Ermeni çetelerinden temizlediği Türk milletinin kadim hafızasında halen taptazedir.
Cenab Prezident İlham Aliyev’in hep vurguladığı gibi, ‘Yukarı Karabağ, Azerbaycan’dır.’ Uluslararası camiayı, bugüne kadar Ermenistan’ın işgali ve sorumsuz saldırıları sebebiyle zarar görmeye devam eden Azerbaycan’ın yanında yer almaya çağırıyorum. Bugünlerde ülkelerinde her yanı ordusuyla dayanışmasını sergilemek için Azerbaycan bayraklarıyla donatan ve kardeşliğimizi göstermek için Türk bayraklarıyla süsleyen kardeşlerimizin üç renkli Azerbaycan bayrağını Karabağ’da dalgalandırmasını görmek en büyük dileğimizdir. Dualarımız ve desteğimiz, kahraman Azerbaycan’ladır.”