CHP’nin en iyi bildiği şey kurultay toplamaktır.

Ancak 91 yıllık tarihinde yapılan 55 kurultayda olduğu gibi, 5-6 Eylül’dekinde de sadece parti içindeki guruplar liderle kozlarını paylaşacaktır.

Belki lider ve kadrolar değişecek, ama CHP değişmeyecektir.

Çünkü bu partide lider sorunu yok. Amblemindeki 6 okta karşılık bulan inanç, ilke, ideoloji ve onlarla birlikte oluşan kültürü, geleneği reddetme, farklılığı koruma, ayrışma yerine rakipleriyle benzeşme sorunu var.

Ülke ve dünya sorunlarına çözüm ve politika üretemeyen, halkın biriken yoğun demokratik hak ve özgürlük taleplerini sahiplenip kucaklamayan dar grupçu, benim olsun, ben olayım diyen bir anlayışın egemen olduğu yönetimler, Ortadoğu, Asya, Balkanlar ve hatta Avrupa’nın en köklü geçmişe sahip partisini bitiriyor.

Sorun bu…

Siyasetin bütün olumsuzluklarını yaşayan ezilen kitleler; kadınlar, gençler, emekçiler, köylüler, çiftçiler, aydınlar bu partide yoklar.

Böyle bir partiye ‘‘sosyal demokrat’’ denir mi, denmez…

Tüm bunlar bir yana, doğru, ortada kurultay yapmayı gerektirecek kadar önemli nedenler ve gerekçeler var.

Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçiminde alınan başarısız sonuç tartışılmalı, sorgulanmalı,eleştiri ve özeleştiri yapılmalı.

Genel başkan da çıkıp hesap vermeli.

Ama niyet bu değil. Niyet Kılıçdaroğlu ve ekibini yemek ve partinin başına geçmek.

Halbuki bu seçim sonucunun tek suçlusu Kılıçdaroğlu değil, yukarıdan aşağıyabütün CHP örgütüdür. 

Hepsi yan gelip yattı. Bir kampanya yürütmediler, seçmene dönük mesaj vermediler.

Ekmeleddin Bey’i saldılar ortaya, yattılar pusuya, ellerini ovuşturup başarısız bir sonuç alınmasını beklediler.

Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı yapıp güya ondan kurtulmak istediler. Ancak böyle olursa partisinin dağılacağı üzerine hesap yaptılar.

Mesela Giresun’da sadece 10 dakika İnönü Caddesi’nde dostlara alışverişte görsün misali 20-30 partili, 3-5 esnaf ziyareti yaptılar.

2 yere pankart, birkaç mahalleye broşür, bülten, o kadar.

Bütün Türkiye’de aynısı oldu.

Sonra da şimdi mal bulmuş mağribi gibi ortaya atlayıp kelle avına çıktılar.

Buradan sesleniyorum…

Ey Milletvekili Selahattin, Eşref ve Burak Beyler, diğer CHP önde gelenleri, önde gidenleri ve Belediye Başkanı Kerim Aksu…

Giresun’da AKP’nin bunca kusuruna rağmen 5 ay önce aldığı oyu %19 artırarak %66.64’e çıkarmasını nasıl açıklayacaksınız? 

Bu sonuca göre bir milletvekilliğiniz bile zor görünüyor.  

İnsan da biraz utanma, arlanma olur.

Ve hesap soracak adam önce hesap verir.

Mesela Eşref Bey 'başarısızım'deyip istifa eder….Yok o öyle yapmıyor da; bir taraftan Kılıçdaroğlu'na sahip çıkarak 'zevahiri kurtarmaya' çalışıyor, diğer taraftan da kulis yapıyor…

Bu ne pişkinlik?..

 

CHP örgütten başlayarak dönüşmeli, yenileşerek değişmeli ve en önemlisi de bu köhnemiş, hantal delege ve yönetim yapısını ortadan kaldırıp demokratikleşmelidir.

Sonra da kitleselleşmelidir…

Bunu sağlayacak olan da CHP’ye genel başkan olmalıdır. Cumhuriyetin ve halkın partisi ve iktidar ancak böyle olunur.

Yoksa kurultay havanda su dövmekten ibaret olur.