Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na emekli ve muvazzaf Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının yargılandığı Ergenekon ve Balyoz davalarında TSK'yı hedefalacak şekilde sahtecilik yapıldığı ve suç delilleri üretildiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
Özel yetkili savcı soruşturacak
Başbakanın siyasi danışmanı Yalçın Akdoğan'ın "Orduyakumpas kuruldu" sözlerinden sonra bugün yeni bir gelişme yaşandı. Bazı sanık yakınları Genelkurmay'a dilekçe ile başvuruda bulunmuştu. Bunun üzerine Genelkurmay da, suç duyurusunda bulundu. Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda sahtecilik yapıldığı iddialarıyla ilgili şikayetini Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle görevli Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'ne gönderdi. Başsavcı Vekili MuratEsen'in dilekçeyi incelediği öğrenildi. Soruşturma açılırsa soruşturmayı özel yetkili savcılık yapacak.
Orduya kumpas kuranlar ortaya çıkarılsın
Bir kısmı Balyoz davasından tutuklu olan komutanların avukatı Haluk Pekşen, Genelkurmay Başkanlığı'na şikayette bulundu. Şikayet dilekçesinde, "milli orduya kumpas kuranlar"ın ortaya çıkarılması için Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması istendi. Genelkurmay Adli Müşavirliği, Pekşen'in bu şikayeti üzerine yazı yazarak, gereğinin yapılmasını Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından istedi.
İşte o şikayet
Avukat Haluk Pekşen'in Genelkurmay Başkanlığı'na yaptığı o şikayet şöyle:
"Müvekkiller Ahmet Erdem, Ayhan Gümüş, Atilla Özler, Bülent Günçal, Cengiz Köylü, CenkHatunoğlu, Çetin Can, Gürkan Yıldız, Hüseyin Dilaver, Kubilay Baloğlu, Mehmet Erkorkmaz, Mustafa İlhan, Namık Sevinç, Necdet Tunç Sözen, Osman Başıbüyük, Rasim Arslan, Süleyman Namık Kurşuncu, Şenol Büyükçakır, Turgut Atman, Yalçın Ergül ve Yusuf Volkan Yücel Türk Silahlı Kuvvetler mensubu olup; kamuoyunda Balyoz Davası olarak bilinen dava kapsamında yargılanmış ve yargılama neticesinde her biri 16 yıl hapis cezasına mahkum olmuştur. Müvekkiller hakkında tesis edilen mahkeme kararı Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 09/10/2013 tarih ve 2013/12351 karar sayılı ilamı ile onanmıştır.
Son günlerde kamuoyunun yakından takip ettiği bir soruşturmanın ardından, Başbakan siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan, 24 Aralık 2013 tarihinde yayımlanan köşe yazısında Türk Silahlı Kuvvetler mensupları hakkında yürütülen dava ve soruşturmalarla ilgili ‘Kendi ülkesinin milli ordusuna, milli istihbaratına, milli bankasına, milletin gönlünde yer edinen sivil iktidarına kumpas kuranların bu ülkenin hayrına bir iş yapmış olmayacağını çok iyi bilir.’ ifadelerine yer vermiştir.
Balyoz'un emniyet görevlileri alındı
Dahası, aynı soruşturma sürecinde Sayın Başbakan tarafından ‘paralel devlet’ olarak adlandırılan Emniyet Genel Müdürlüğü ve Yargı içerisindeki bir grubun hukuka aykırı ve hukuku yanıltıcı iş ve işlemler tesis ettikleri gerekçesiyle pek çok Emniyet mensubu görevden alınmıştır. Balyoz Davası olarak bilinen davada adli kolluk olarak görev yapan Emniyet mensuplarının istisnasız hepsi, anılan gerekçeyle görevden alınan Emniyet mensupları içerisinde bulunmaktadır.
Bu konu ile ilgili çeşitli haberler yayınlanması üzerine 27 Aralık 2013 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı resmi internet sitesinden bir duyuru yapılmış; söz konusu duyuruda ‘Türk Silahlı Kuvvetleri personeli ile ilgili adli süreçler, ilgili mevzuattan kaynaklanan görev ve sorumluluklar kapsamında takip edilmiş, hukuka uygunluğu konusunda tartışmalara ve farklı yorumlara nedenolan işlem ve uygulamalar devletin en üst karar organlarına ve en yetkili makamlarına sürekli bildirilmiştir.’ ifadelerine yer verilmiştir.
Genelkurmay kumpası gördü
Bu ifadelerden de açıkça anlaşılacağı üzere Genelkurmay Başkanlığı, subaylar nezdinde Silahlı Kuvvetlere kurulan bu kumpası görmüş ve çözümlemiş; bu kumpasın ortaya çıkartılması için Milli Güvenlik Kurulu dahil, Devletin en üst organları ve yetkili Makamları ile bu hususu paylaşmıştır.
Yargılamanın yenilenmesi yolu
Bu itibarla, gelinen noktada Türk Silahlı Kuvvetlere kumpas kurulduğu devletin en üst makamlarınca, devlet belgelerine dayanarak tespit ve teyit edilmişken, böylesi bir eylem Türk Ceza Kanunu bakımından suç teşkil edeceğinden müsebbibler hakkında suç duyurusunda bulunmak Anayasal bir zorunluluktur. Bu halde, sorumlular hakkında gerekli soruşturmanın yürütülmesiyle maddi gerçeğin ortaya konulacağı ve Balyoz Davası sanıkları bakımından yargılamanın yenilenmesi yolunun açılacağı da ortadadır.
İzah edilen nedenlerle, kamuoyuna yansıyan bilgiler ışığında Genelkurmay Başkanlığı tarafından ‘milli orduya kumpas kuranlar’ın ortaya çıkartılması amacıyla Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasını vekil edenler adına arz ve talep ederiz."