GiresunManşet Üstü

UFUK KEKÜL GİRESUN AFETİNİ YAZDI…

Giresun’da yaşanan sel afeti sonrasındaki yapılacağı söylenen katkı ve destekler var. Valilik ve kaymakamlıklara, kamu kurumlarına bakanların insiyatif ve yetkilerini kullanarak gönderecekleri ödeneklerden bahsediliyor.
İyi güzel, ilk aşamada doğrudur.
Ancak bunlarla mağduriyetlerin tamamen giderilmesi, yaraların kısa sürede sarılması mümkün değildir. 

Bu yöndeki açıklamalar sadece günü kurtarmadır, halkın yanında olunduğunu göstermeye dönük algı yaratmadır.

AFET İÇİN KARARNAME ŞART 

Giresun’un şu anda kudretiyle buyurup, bahşeden, ihsan eyleyen, inayet eden bakanlara değil, yasal dayanaklı güvence ve korumalara ihtiyacı vardır.
Bu aşamada selin vurduğu ilçelerin kısa sürede normal hayatlarına dönmelerini sağlayacak olan tek çözüm; Giresun’un, bir an önce bir kararnameyle afet bölgesi olduğunun tescillenmesidir.

Sayın Cumhurbaşkanından bunu bekliyoruz. 

Ulaştırma, Tarım, İçişleri, maliye, enerji, çevre ve orman bakanlıklarına bağlayıcı sorumluluklar yükleyen maddeleri olan bir kararnameden bahsediyorum. 
Çünkü böyle bir kararname olursa, afet önce tanımlanarak kabul edilecektir. Maddi zararın envanteri çıkarılarak, etkilediği alanlar, kişiler belirlenecek, sonra ilgili bakanlıklar arasında koordinasyon sağlanarak müdahaleler yapılacaktır. 

Mesela sadece selin vurduğu Dereli’de 195 dolayında işyeri, 20 kadar bina sular altında kalmıştır. Esnafların kredi, vergi, sigorta borçlarının iptal edilmesi, dükkan kiralarının ödenmesi, mallarını tekrar yerine koyacak ekonomik katkıya ihtiyacı vardır.
Böyle bir kararname işte bunun için gerekli.
Sadece Dereli değil, Eynesil’le Piraziz arasındaki bütün ilçelerde afetin etkilen vardır.

SAHADA KAOS VAR 

Aradan bir hafta geçti…
Tamam müthiş bir seferberlik var. Bütün görevlilere kolaylıklar diliyorum.
Ama sahadan aldığım bilgilere, edindiğim izlenimlere göre şu anda tam bir kaos yaşanıyor. Hala bir acil durum komitesi veya komisyonu oluşturulmuş değil. Plan, program yok, öncelikler belirlenmemiş, yetki ve sorumluluklar birbirine karışmış durumda. Kaymakamlıklar, belediyeler, ekiplerin başındaki kişileri yönlendirecek, yönetecek kimse yok. 
Bir merkez yok. Yardımlar bile gelişigüzel dağıtılıyor. Hala organize olamadık. 

Sahi ilin valisinin sesi neden çıkmıyor? Bir değerlendirmesi neden yok?

BİR ÇIKIN DA ÇALIŞSINLAR!..

Son olarak bence bu keşmekeşin önlenmesi için önce sayıları bazen 5’e çıkan şu bakanları, milletvekillerini ve ziyaret için gelen heyetleri, dozer, kepçe seyreden halkı sahadan çıkarmak lazım. Çünkü avaneleriyle birlikte en az 500 kişi her gün iş makinalarının arasında dolaşıyor ve çalışmaları engelliyorlar.
Veya onlar için ve günlük çizmeleriyle fotoğraf çektirecekleri bir platform oluşturulsun.
Sahada iş yapanların dışında kimse olmamalı.
Herkes var bilim adamları, uzmanlar, şehir plancıları, mimarlar, mühendisler yok!

Giresun’un son 60 yılda yaşadığı bu afet ve nedenlerini, sonuçlarını bir dahaki yazıya bırakalım.

Herkese geçmiş olsun, canlarını kaybedenlere rahmet diliyorum. Bu badireyi de atlatırız. Biraz zaman alacak belki. Yeter ki dayanışma, birlik beraberlik içinde olalım. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir