Sarıyer Santa Maria kilisesine ayin sırasında kar maskeli kişilerce silahlı saldırı düzenlendi.
Bir kişi hayatını kaybetti.
Geçtiğimiz günlerde bir imama da saldırılmıştı.
İnanç merkezleri ve temsilcilerine yönelik böyle saldırıların arkasında karanlık güçler aranmalı.
Hele de bu saldırı sosyolojisi, demografisi değişmiş, suç ve suçlu başkenti olmuş bir İstanbul’da yapılmışsa, seçim sürecindeysek, kuşkularımız daha da artmalıdır.
Zaten bozulmaya yüz tutmuş ulusal bütünlüğümüzü daha da bozmak ve parçalamak için düğmeye basan bu güçleri tanıyoruz, onları siyasi tarihimizde hep gördük.
Faili meçhul cinayetler, bombalı, silahlı eylemleri hep hatırlıyoruz.
Her türlü din, inanç, mezhep, düşüncenin laik düzen içinde korunarak barış, hoşgörü ve huzur içinde ve ikliminde bir arada yaşamamız, birilerini hep rahatsız etti.
Soruşturma sürüyor, altından ne çıkar, bilemiyoruz.
Ama bu bir terör saldırısı olarak nitelendirilmelidir.
Seçim öncesi yine kargaşa, kaos ve provokasyon planları devrede galiba. Ancak Türk halkını böyle eylemlerle güvenlikle tehdit ederek seçim sonuçlarını etkilemek ve bundan bir sonuç çıkarmaya çalışmak amaçlı çabalara izin verilmemelidir.
Demokrasinin vaz geçilmez koşulu seçimlere derin yapıların şaibe gölgesi düşürmesi, en başta ülke yönetiminde bulunanların temel görevi ve sorumluluğudur.
Bundan medet ummak, beslenmek, güç elde etmek uzun dönemde kimseye yarar sağlamaz. Sağlamıdı da…
Alt tarafı bu bir seçim, kazanan ve kaybedeni belirleyeceğiz sadece. Dost ve düşman kuvvetlerin savaşı değil…
Aman dikkat… Seçime kan bulaşmasın.