Bir tarafta oy verme işlemi bitmişken ve sayımı başlarken, diğer tarafta seçim sürerken, YSK; üzerinde sandık kurulu mührü bulunmayan oy pusulası ve zarfların geçerli sayılacağını önce duyurması, ardından da karar alması seçime hile ve şaibe karıştırma amaçlıdır.
Atında üyelerin imzası olmayan duyuru hukuksuzdur ve hükümsüzdür. Karar ise 298 sayılı Seçim Kanunu'na açıkça aykırıdır
O duyurudaki "dışarıdan getirildiği kanıtlanmadıkça mühürsüz oylar geçersiz sayılır" ifadesi saçma sapandır. Çünkü seçim içerideki sandık kurulu tarafından teslim alınmış mühürlü oy ve zarflarla yapılır.
İçeri dışarı ne, bu nasıl bir mantık?
Salak mıyız bunu yutacak kadar?
Valla ben değilim!..
1994 ve 2004 tarihinde karar var diyorlar. Oysa 2010 tarihli yasa var, yasa…
Mühürsüz oy pusulası ve mühürsüz zarflarla oy kullanılmaz. Kullanılırsa geçersiz sayılır. Yasa hükmüdür bu.
TBMM'nin çıkardığı yasayı kararla ortadan kaldıramazsın.
Suçtur bu.İşin özeti şudur: Hükümet Hayır oyunun yükseldiğini ve kaybedeceklerini anlayınca, YSKya bu kararı aldırdı.
Anadolu Ajansı'nı da buna alet ederek manipülasyon yaptılar.
Sonuçlar kesinleşmeden zafer kutlanır mı?
YSK derhal bu şekilde kullanılan oyların miktarını açıklamalıdır.
Evet-Hayır farketmez; oy bu ülkenin yurttaşlarının namusudur. Geleceğimizle ilgili bir karar için sandığa gittik, namusumuzu teslim ettik.
Geleceğimizi çaldılar…
Buna sadece CHP değil, bütün yurttaşlar ve en çok da o sandığa evet oyu atanlar karşı çıkmalı, itiraz etmelidir. Çünkü onların oyları şaibeli hale getirilmiştir.
Bir ülkenin en temel, üstelikte rejimi değiştiren Anayasasına kimse bu şekilde bir leke sürmek kimsenin hakkı da, haddi de değildir.
3-5 puan farkla ve tartışmalı şekilde kabul edilen bir Anayasanın bu ülkeye ne yararı olacak?
Eyyyyy YSK!..