Zor bir yıldı. Bıktık, bunaldık.
Tabi ki öncelikli dileğim; koronanın yeryüzünden silinmesi…
Yılın son saatleri ve ben 365 yıla dönüp bakıyorum.
Yılın ilk 6 ayını İstanbul’da, ikinci 6 ayını da Giresun’da geçirdim. İlk 2 ayı normaldi, 10 aydır malum virüs belasından kısıtlı bir yaşam içindeyiz.
Ece’mle, Güneşimi 6 aydır görememek üzüntü veriyor ama hani “derdimiz özlemek olsun” diyerek teselli buluyorum.
10 aydır koronadan çok insanımızı yitirdik, hepsi de ışıklarda uyusun, sevenlerinin başı sağolsun. Sağlığımız için çaba gösteren sağlıkçılarımızın kaybı da içimizi ayrıca çok yaktı. Onları asla unutmayacağız.
2020 hak ihlalleri, kadın cinayetleri, çocuk istismarı konusunda da canımızı yakan bir yıldı. Kadınlar her gün erkekler tarafından vuruldu, boğuldu, yakıldı!
Yine kadınlar ve çocuklar tacize tecavüze uğradı.
Düşünceyi ifade òzgürlüğü yine yok sayıldı. Hukuk işlemedi, demokrasi rafa kaldırıldı. Siyasiler, gazeteciler, yazarlar, şairler bundan nasibini aldı.
İşsizlik, yoksulluk arttı, emekçiler açlık sınırının altında kaldı. İntiharlar yaşandı.
Asgari ücret yine sefalet úcreti olarak yerinde saydı.
Ne diyelim; Gelen yıl gideni aratmasın…
Kadın katilleri, tecavüzcüler cezasız kalmasın. Kadın erkek eşitliği sağlansîn.
Ekonomik òzgürlük hayata geçsin. Etkili/yetkili olanlar kadın cinayetleri sonrasında “en ağır cezaya çarptîrılacak” demekten òte önlem olarak ne gerekiyorsa yapsın.
Tabi ki korona bitsin. Herkesin aşı olması sağlansın ve sevdiklerimize sımsıkı sarılalım, kahkahalı sohbetlerimize kavuşalım.
İşsizlik, yoksulluk son bulsun. Herkesin insanca yaşamı olsun. Dünya da alışkanlıktan değil, sevgiyle mutluluktan dònsün.
Dostluk ve dayanışma duygularımla…
Sevgiyle; Herkese mutlu yıllar…
Savaşsız, sòmürüsüz, sınıfsız bir dünya özlemiyle…
Hak mücadelemizin daha da güçlenmesi temennisiyle…
Son olarak; Gazetecilerin de yeni yılı da özgür olsun…