İlahiyat profesörü Yılmaz Can, bir ilkin yaşanmasına neden oldu.
Can, YÖK'ün Cumhurbaşkanına sunduğu listedeki yerini beğenmedi, istifa etti.
Veya dedikoduya göre, Çukurambar'daki cafe-restaurantlarda yapılan kulislerde alınan karar uyarınca 'istifa ettirildi'.
Ama birilerinin çomak soktuğu bir gerçek.
Böylece seçimin tekrar yapılmasına gerekçe oluşturuldu.
Başa döndük.
Şimdi bu sürecin ve komedyanın yaşanmasına neden olan kişi Rektör olursa şaşırmayın.
Ölçüleri uyuyor.
Tam 'YÖK'tör' olacak adam.
G.Ü'nün oyları ve iradeleri iğdiş edilmiş 'akademisyenleri' YÖK babalarının hayırlı evlatları olarak, O'nu tekrar seçebilirler.
E peki Can seçilir de listeden tekrar istifa ederse ne olacak'..
Veya bu süreçte en çok haksızlığa, hukuksuzluğa uğrayan, rektör olması imzaya kalmış Prof. Dr. Aygün Attar seçilir de istifa ederse ne olacak?
Seçim yenilenecek'…
Öyle ya bunun yolu açıldı nasıl olsa'
Bu arada olan Giresun Üniversitesi'ne olacak.
Çünkü üniversitemiz yaklaşık 6 aydır rektörsüz. Belki daha da uzun süre rektörsüz kalacak.
Oysa YÖK eğer temayüllere uygun iş ve işlem yapsaydı, iradeye saygılı davransaydı, durum böyle olmayacaktı: Rektörümüz olacaktı'
Şimdi son olarak sanki Giresun 'müstemleke' bir ilmiş gibi, sanki bu üniversitede vekillik yapacak kadar güvenilir bir Prof yokmuş gibi üniversitemiz; K.T.Ü'den atanmış vekil bir Profesör tarafından yönetiliyor.
Sorunlar katmerleşerek büyüyor. Hedef yok, yapılanma yok, içi kaynayan kazan gibi, huzur yok.
Aynı zamanda kurulan üniversiteler içinde 1 numaraya yükselen Giresun Üniversitesi, şimdi yerlerde sürünüyor.
Yazık, hem de çok yazık.
(13 EKİM 2010)