Çağdaş Gazeteciler Derenği (ÇGD) İl temsilcisi Saliha Yayla “Emniyet Genel Müdürlüğü, bilindiği gibi dün, emniyet müdürlüklerine gazetecilerin giremeyeceğine, emniyet müdürlüklerinin içinde kurulan basın odalarının da kapatılmasına karar verdi.” Diyerek tepki gösterdi.
Yayla yaptığı yazılı açıklamada “Düne kadar AB'ye uyum gerekçe gösterilerek sözcülük kurumunu yaşama geçiren, her kentte emniyet ve savcılıkların basın sözcüsü olması gibi uygulamaları tartışan İçişleri Bakanlığı, şaşırtıcı olmayan biçimde, tam da yolsuzluk soruşturması sürerken sansürü seçti.” ifadelerine yer verdi.
Açıklama şöyle:
“Kararı verenin soruşturmada ismi geçen bakan olmasının garipliği bir yana, artık sansürü gizlemeye bile gerek görmeyenlere önemli bir anımsatmada bulunmak istiyoruz:
Ucu sadece size, üstelik insan hakları mücadelesi gibi bir konu nedeniyle değil, yolsuzluk soruşturmasından dolayı dokunduğunda varlığını itiraf ettiğiniz "paralel devleti" yazanlar gazetecilerdi.
İnsanların yatak odalarına kadar giren kameraları, en mahrem konuşmaları dinleyen kocakulağı, her yerden fırlayan gizli tanıkları, Ceza Muhakemesi Kanunu'na aykırı yargılamaları, kanıtsız dosyalarla yüzlerce kişinin cezaevinde tutulduklarını dün de gazeteciler yazdı, bugün de onlar yazıyor.
En çok eleştirildiğini dönemde bile basın emekçileri, mutlaka o hak ihlallerinin bir yerinden tuttu ve hak mücadelesinin tarafı oldu.
Basın emekçilerinin hak mücadelesi bir gün size de lazım olur.
Gazeteciler yolsuzlukları da insanların hayatına pervasızca yapılan saldırıları da yazmaya devam edecek.
Tutuklandıklarında, dövüldüklerinde, işsiz bırakıldıklarında yazmaya devam ettikleri gibi kapılar yüzlerine kapandığında da yazmayı sürdürecekler.
Gazetecilik, yolsuzluğun ya da paralel devletin safında olmayı reddederek, halkın yanında olmayı gerektiriyor. Umarız o pusula, size de doğru yolu gösterir.
Gazetecileri susturamayacaksınız, gazeteciler susmayacak.”