Fatih, ne portakal, ne mandalina, ne narenciye, ne de ensesi patlatılacak birisidir. Fatih Portakal bu ülkenin gazetecisidir. Sunduğu ha
Fatih, ne portakal, ne mandalina, ne narenciye, ne de ensesi patlatılacak birisidir.
Fatih Portakal bu ülkenin gazetecisidir.
Sunduğu haberleri yorumlayarak (çok beğenmesem de) farklı bir tarz oluşturmuştur.
Halkın anayasayla güvence altına alınan demokratik tepki ve toplantı, yürüyüş ve gösteri hakkının olduğunu hatırlatması da bu üslubunun ürünüdür.
Bu da hiç öyle kötü bir şey değildir.
Çünkü ülkemiz bugünkü kısmi de olsa, artıkları da kalsa demokratik ortamını vatandaşlarının birey haklarını bilmeleri ve kullanmalarına borçludur.
Son olarak 15 Temmuz’da ABD emperyalizminin kuklası güçlerin parlamenter demokrasimiz ve cumhuriyetimize yönelen darbe teşebbüsünü de vatandaşlarımız bu haklarını kullanarak sokak direnişleriyle bertaraf etmişler, ülkemizi korumuşlardır.
Dolayısıyla Fatih’in söylemi üzerinden bir gösteri hakkı polemiği yürütülmesi doğru değildir.
O, ensesi, yani beyninin patlatılmasını gerektirecek, böyle bir vahşi bir saldırıyla yok edilmesi için hedef gösterilecek veya yargılanmasına neden olacak kadar bir büyük ‘suç’ işlememiştir.
Bu tartışmayı izlerken sırf düşüncelerini açıkladı, yazdı, hakkını aradı diye; diye işsiz kalan, önerilen aynı veya benzer yöntemlerle öldürülen, cezalarla eli kolu bağlanan, ya da cezaevlerinde çürütülen gazeteci, yazar, şair, hukukçu, bilim adamı aydınları, işçileri, gösterici çocukları düşündükçe ürktüm.
Oysa İlla birine dava açılacaksa, şiddeti özendirmeden tepki gösterilecekse, gezi eylemlerine katılanların başının kesilmesi çağrısı yapan yandaş, yalaka, gazeteci kılığındaki provokatör Ertan Tan denilen adama gösterilmeli.
Böylelerinin ekrana çıkarılması herkese, en çok da çocuklarımıza zararlı. Adamın ağzı, aklı ve yüreği bozuk.
Sahi bu tartışmalar yaşanırken bizleri temsil eden gazeteci meslek örgütleri, akademisyenler, iletişimciler, siyaset bilimciler, hukukçular ne iş yaparlar?
Neden çıkıp da gazeteci kimdir, meslek etik değerleri nedir, hak ve özgürlükler, temel insan hakları nerede başlar, biter, siyasetçilerin eylem ve söylemleri nasıl olmalı diye topluma bilgi vermezler?
Her konuda çok geriyiz ama galiba iletişimde 150 yıl falan geriyiz?
Açığı kapatmamız da kısa sürede mümkün değil galiba.
Yazık…
Çok gerildik, çok!..
COMMENTS